8 Şubat 2012 Çarşamba

Az'da çok şey var

Uzun zamandır şöyle yayıla yayıla,çayımla kahvemle,geniş geniş kitap okuyamıyorum.Kış mevsimi,günler kısa,bizim yavru hastaydı,evdeydi,yıl sonuydu,işler çoktu gibi adı sebep aslı mazeret olan bir çok etkenden dolayı kitaplar elimde haftalarca sürükleniyordu. Az'ı elime alana kadar.Ben ilk defa bir Hakan Günday kitabı okudum, sarsıldım,şaşırdım,fena oldum,gözümü kapadım gördüm,açtım yine gördüm,ürperdim,dehşete düştüm. Mutfakta, banyoda, asansörde, çorba karıştırırken, yemek yerken şeklinde okuduum, bitti.




Çocuk şiddeti, hayatın şiddeti, aşkın şiddeti, inancın şiddeti, hırsın şiddeti üzerine, A’dan Z’ye şiddet üzerine, dilin ve yazının şiddetiyle bir roman...







Arka kapaktan bir cümle.Cidden şiddet üzerine bir roman ve bu şiddet bana biraz ağır geldi, hayal gücümün sınırlarına da fazla geldi. İki hayat anlatılıyor kitapta, iki hayatın içinde bir çok hayat aslında. Çok değişik şekilde bağlanmış hayatlar birbirine. Kurguya, anlatıma, bağlantılara hayran kaldım,şaşırdım, bazılarını çok abartılı buldum, bazı şeyler biraz fazla tesadüfi olmuş, o biraz basitleştirmiş anlatımı benim gözümde. İki Derda var kitapta, sonradan birleşen iki ayrı hikayenin kahramanları.

Okurken merak içinde oluyorsunuz sürekli ve bence kesinlikle devamı hakkında bir fikriniz olmuyor, onun için çok sürükleyici ve şaşırtıcı. Onun için çok güzel okutuyor kendini.. Sarsılmak,şaşırmak için, yazarın yaratıcılığı dilinin çeşitliliği, hayal gücünün ve şiddet algısının sınırlarını görmek için okunmalı.

1 yorum:

  1. ağır gelmesi konusuna katılıyorum ben de, malesef bu yüzden atladığım paragraflar oldu/ b.g.

    YanıtlaSil